Bundan böyle amme hizmeti olarak akademik okumalarım çerçevesinde tarihten yapraklar köşesiyle de beraber olacağız bananormal olaylar diyenler.
İlk yaprağımız Roma dönemine ait. Tarihteki en ateşli tartışmlardan biridir gözümde Cicero - Catalina atışması. Dile kolay, bir tarafta Marcus Tullius Cicero bir tarafta Lucius Sergius Catilina...
Aman aman. Rocky Balboa - Ivan Drago, River plate - Boca Juniors rekabeti
gibi bir mücadelenin mavi köşedeki kişisidir Catilina. Mö 63'te Caesar'ın desteğiyle ve Antonius'un gazlamasıyla Cicero'ya karşı
seçimlerde yarışmıştır. Bu yarışta rüşvet ilişkilerinin ön planda
olması, o tarihlerde değerlerin yitirildiğinden dem vuran, ahlakın
çürümesinden ve cumhuriyetin tehlikede olmasından rahatsız olan Cicero'nun sinirlerini bozmuş, aynı tarihte Cicero senatoda
Catilina nutkunu vermiştir. O günden bize ulaşan çok gizli kareyi burada paylaşıyorum:
Bu nutukta kurulu düzene karşı yakışıksız olduğunu düşündüğü darbe girişimlerinden haberi olan Cicero,
senatoya "Uyumayın sayın vekiller, keyfi irade üstün geliyor, silah
zoruyla özgürlüklerimiz elimizden alınıyor" uyarısını yapmıştır. Tabi o
tarihlerde henüz kendisine doğru yaklaşmakta olan kılıcın gölgesini bile
fark edecek durumda değildir cicero. hayatını "ne olacak bu memleketin hali"
sorusuna cevap arayarak rakı sofralarında geçiren Cicero, Catilina'nın
hamlelerinin, ileride gerçekleşecek değişikliklerin işareti olduğundan
habersizdir. Ufka bakar, orada bir ışık görür ve bunun yeni günün ilk
ışıkları olduğunu zanneder. Lakin bu ışık, yeni günün habercisi değil
onun dünyasını karartacak bir yangının alevleridir.
Bu rekabetin
tarihsel ayrıntılarının bir başka baharda yer aldığını belirttikten
sonra Catilina nutkundan bir kuple okuyarak sözlerime son veriyorum
sayın Romalılar:
"Ne yapıyorsun catilina? Ne düşünüyorsun? Senin
büyük suçlarını ve tuzaklarını farkettik. Ey çağlar! Ey töreler! Senato
bunları anlıyor, konsül görüyor. o [Catilina] buna rağmen yaşıyor.
yaşamak ne kelime? Senatoya bile geliyor; hatta şimdi konsüle yol
göstermeye cesaret ediyor; gözleriyle bizi ölüme yolluyor! Ve biz, iyi
adamlar, hiçbir şey yapmıyoruz! Senato ve konsül seni ölüme mahkum etmek
zorunda. Bir kararımız var be bunu uygulamak zorundayız. Eğer şimdi
uygulamazsak, biz, biz -açık söylüyorum- hata yaparız. Kaç şimdi Catilina, ve kendinle arkadaşlarını da götür. Bizimle kalamazsın; sana
da, şu adamlarına da, planlarınıza da katlanmayacağım."
[Cicero, in catilinam, 1.1. ff] (Çevirideki yardımı ve katkısı için Ekin Öyken'e teşekkürü borç bilirim.)
"Cicero
rahatsız" manşetiyle duyurulan bu konuşmadan sonra hayat Catilina'ya
zindan olmuş, kabuğuna çekilmiş, Cicero da "oh nası koydum çocuğu"
edasıyla ortamlarda gezinmeye devam etmiştir. Lakin senatoya karşı
silahlı mücadelede bulunan 5 kişinin yargılanmadan öldürülmesi Cicero'nun başını ağrıtmış, muhtemelen sokakta her yürüyüşünde "Hani
eşitlik, hani Cumhuriyet?" yakınmalarıyla karşılaşmıştır.