"...away away away, i know i have to
make this decision alone - no..." [uzağa, çok uzağa, biliyorum gitmeliyim ve bu kararı tek başıma vermeliyim - hayır] yakarışlarıdır.
Hemen her gün anlayamadığı şekilde uzaklaştığı, hayat boyu onun en büyük destekçisi ve koruyucusu olacak babasına son büyük isyanıdır bu sözler. Baba "... iyi düşün, ben de senin gibiydim" der ama oğul uzaklaşmaya devam eder.
Babanın da yine alttan alta haykırdığı:
"...stay stay stay, why must you go and
make this decision alone?" [kal, neden gitmelisin ve bu kararı tek başına vermek zorundasın?]
son sözler bu yeni çıktığı yolculuktan caydıramaz oğlunu.
ve belki de şu çatışma asıl ideal darbeyi çarpar yüzümüze:
Father: ...for you will still be here tomorrow, but your dreams may not. [Yarınlarında sen burada olabilirsin ama hayallerin seninle olmayabilir]
Son: ...all the times that i cried, keeping all the things i knew inside,
it's hard, but it's harder to ignore it. [tüm yanlış gidenleri içime atıp ağladığım zamanlar çok zor ama bunları görmezden gelmek daha da zor]
Son olarak ise şu umut hep vardır bu şarkıda: Oğul uzaklaştıkça baba hep kovalayacaktır. Sözlerdeki tartışmanın hiç bitmeyecekmiş gibi dinlenmesi de bu yüzdendir.
Nihayetinde kimi zaman içten içe kimi zaman gerçekten ağlatan şarkılardandır benim için.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder